PAROJE • YAPAY ZEKÂNIN DANIŞMANLIK SEKTÖRÜ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ: GELİŞEN TRENDLER, İŞ BİRLİĞİ VE ETİK ZORLUKLAR

Yapay zekâ veya yaygın kullanılan tabiriyle AI (Artifical Intelligence), son yıllarda adından sıklıkla söz ettiren ve hayatımızın neredeyse her alanında etkisi bulunan bir teknolojiye dönüşmektedir. Özellikle 2020’li yıllar için “AI’ın Altın Çağı” demek abartı bir söyleyiş olmayacaktır. Günümüzde yapay zeka araba sürebilen, insanlarla iletişim kurarak sohbet eden, makale ve şiir yazabilen bir araç olarak karşımıza çıkmakta. Tanım olarak bakıldığında yapay zeka, basitleştirilmiş bir şekilde “Belirli görevleri verimli bir şekilde yerine getiren bir makine veya program” olarak tanımlanabilir. 2024 yılına geldiğimizde ise, yapay zekâ kavramının bu şekilde tanımlanmasının yapay zekanın sahip olduğu potansiyel ve etkiyi kısıtlamakta olduğunu düşünüyorum; daha doğru bir tanım ise yapay zekanın, "Çevresini sürekli olarak analiz edip hedeflerine ulaşmak için gerekli adımları atan ve akıllı davranış sergileyen belirli bir program” olduğudur.

Günümüzde, bir zamanlar bilgisayarların insan yeteneklerini taklit etmesinin imkânsız olduğu düşünülen birçok alanda yapay zekanın insan yapımına yakın ve hatta daha gelişmiş işler ortaya koyduğunu görüyoruz. 2022 yılında piyasaya çıkan ve iki ay içinde 100 milyon kullanıcıya ulaşan bir dil modeli (Language Model) olan ChatGPT, generatif yapay zekâ alanının en ünlü örneklerinden birine dönüşmüş durumda. Akademik makale yazabilen, problem çözebilen, şiir yazan ve senaryo kurgulayan bir robot var karşımızda. On yıl önce, yapay zekanın fiziksel ve ağır insan işlerini yaparak iş kaybına neden olacağı endişesi yaygın iken bugün yapay zekanın gelişimiyle birlikte, insan zekasına meydan okuyan bir rakibin doğrudan insanlar tarafından yaratıldığına tanık oluyoruz.

Yapay zekanın pratik uygulama alanlarına genel bir bakışta, mühendislik, bilim, eğitim, tıp ve ekonomi gibi çeşitli disiplinlerde geniş çapta tartışılan ve gelecekte yaygın olarak kullanılma potansiyeline sahip yüksek bir teknoloji olduğunu gözlemliyoruz. Özellikle iş dünyasında, geniş veri tabanlarına erişim sağlayan yapay zekâ tabanlı sistemlerin yönetim, muhasebe, finans, insan kaynakları, pazarlama ve satış gibi alanlarda kullanımı hızla artmaktadır. Yapay zekanın ve bu teknolojiyle donatılmış programların sürekli öğrenme yeteneği, inovasyon, süreç optimizasyonu ve kaynak yönetimi gibi alanlarda belirgin bir avantaj sağlamaktadır.

İşletme danışmanlığı (Business consulting), yapay zekanın etki alanına girmekte olan bir diğer sektör olarak karşımıza çıkmaktadır. Son dönemlerde ortaya çıkan ChatGPT gibi generatif yapay zekâ modellerinin, finansal ve yönetimsel alanlarda danışmanlık hizmeti sunan, analiz yapabilen, neden-sonuç ilişkileri kurarak geleceğe dair projeksiyonlar yapabilen danışmanların işini nasıl etkileyebileceği merak konusu haline gelmiştir. Bunun yanında büyük verileri saklama, seçme ve analiz etme gibi karmaşık işlemleri insanlara kıyasla çok daha hızlı ve doğru sonuçlarla yapabilen yapay zekâ araçları, müşterilerine veriler yolu ile hizmet sunan danışmanlık şirketleri için karı arttıran ve zamandan tasarruf sağlayan bir teknoloji olarak da öne çıkmaktadır.

Sonuç olarak danışmanlar, önemli bir zamanı veri ve bilgi analiziyle geçirirlerken artık bu faaliyet yapay zekaya dayalı bir sistem tarafından kolaylıkla yapılabilir. En büyük üç danışmanlık şirketlerinden biri olan McKinsey'e göre, generatif yapay zekanın iş dünyasındaki kullanımlarının dörtte üçü dört alanın içine düşecek: Müşteri operasyonları, pazarlama ve satış, yazılım mühendisliği ve Ar-Ge. Yapay zekaya verilecek doğru bir komut ile sayfalarca metni ve taslağı sihirli bir şekilde ortaya çıkartabilir veya haftalarca sürebilecek bir işi saatler içinde bitirebilirsiniz. Sektör içindeki en yaygın endişelerden biri, bazı mesleklerin ve işlerin otomatik analitik sistemlerin uygulanması nedeniyle ortadan kalkacağıdır. Vergi denetimi gibi nerdeyse tamamen finansal verilere dayanan danışmanlık hizmetlerinde bu durumun daha baskın bir şekilde hissedildiğini söylemek mümkün. Karmaşık vergi kanunlarını anlama veya yasal bir belgeyi özetleme yapay zekâ araçlarını kullanarak çok kolay bir iş haline gelmektedir.

Diğer bir işaret edilen durum ise generatif yapay zekanın problem çözme ve analiz yapma gibi faaliyetlerde insan zekâsının sınırlarının ötesinde performans gösterdiği. 2023 yılında Polonya’da yapılan bir çalışma1 bu sorunun cevabını bulmak için stratejik bir iş problemini ilk olarak sadece bir uzman danışman tarafından yürütülen; ikincisi mümkün olduğunca az insan etkileşimi ile sadece ChatGPT tarafından gerçekleştirilen ve üçüncüsü, bir insanın ChatGPT ile etkileşimde bulunarak ve kritik sorular sormasıyla gerçekleştirilen hibrit model ile çözmeye çalışıyor. Sonuçlara bakıldığında problemi çözmek için yalnızca ChatGPT’nin kullanıldığı senaryoda uzman danışmana kıyasla daha fazla çözüm önerisi sunsa da ChatGPT, bir insanın aktif yönlendirmesi olmadan doğru soruları sormakta ve verileri almakta zorluk yaşıyor. Bu durum da yaptığı analizin yetersiz ve doğru sonucu vermesine engel oluyor.  Ancak ikinci sonuç, yapay zekanın karar verme süreci oluşturma konusunda son derece yardımcı olduğunu ortaya koyuyor. ChatGPT ile uzman danışmanın hibrit çalıştıkları senaryoda uzmanın belli konulardaki sınırlı bilgi probleminin, yapay zekâ ile iş birliği yaparken ortadan kalktığını ve bu da verilen stratejik problemi çözme sürecinde hızı daha da arttırdığını ortaya koymuştur. Uzman, ChatGPT’ye çeşitli sorular sorduktan sonra robot her gösterge veya strateji için nitel ve nicel birden fazla yorum sağlayabilmiştir. Özetle, yapılan çalışma her ne kadar kısıtlı olsa da danışmanlık alanında yapay zekâ ile insanların arasındaki ilişkinin (ya da rekabetin) günümüzde ve gelecekte dönüşebileceği duruma ışık tutma açısından önem taşımakta ve benzer çalışmaların yapılması için örnek teşkil etmektedir. 

Yapay zekanın danışmanlık sektörüne entegrasyonunda dikkat çeken bir diğer husus ise yapay zekânın yarattığı riskler ve etik problemlerdir. İş kaybı, verilerin gizliliğinin sağlanamaması, ortaya çıkarılan/çıkarılacak işin otomasyon sonucu yaratıcılık ve verimden uzak oluşu ve insan etkileşiminin azalması gibi ortaya çıkabilecek problemler danışmanlık sektöründe yapay zekâ kullanımının yaratabileceği etik problemlere ve risklere örnek teşkil etmektedir. Romanya’da yapılan bir çalışmada danışmanlık sektöründe çeşitli konumlarda yer alan 98 çalışana yapay zekanın bu sektöre adaptasyonunun olası risk ve etik problemlerine ilişkin bir çalışma gerçekleştirilmiştir2. Yapılan çalışmanın sonucunda danışmanların yapay zekaya bakış açıları, bu teknolojinin adaptasyonunda risklerinin faaliyetlerine ciddi etkisi olduğunu düşünüyorlarsa, idari görevlerini otomasyona devretme veya bu tür teknolojilere yatırım yapma eğiliminde olmalarının önünde durduğu sonucuna ulaşılmıştır. Danışmanların bakış açısına göre, insan etkileşiminin eksikliği, iş kaybı, yüksek uygulama maliyetleri ve yapay zekâ sistemlerinin insanlara kıyasla çıkardığı işlerdeki yaratıcılık eksikliğinin danışmanlık sektöründe ayrımcılığa, bireysel özerkliğin reddedilmesine, verilerin gizlilik tehdidine, açıklanamayan sonuçlara veya sosyal ilişkilerin zedelenmesine yol açabileceğini göstermektedir.

Yukarıda bahsedilen iki çalışma yapay zekanın işletme danışmanlığı sektöründeki etkisine ve gelecekteki konumuna ışık tutmak açısından faydalı bilgiler sunmaktadır. Bu teknolojinin iş hayatında gittikçe önemli bir yer edineceği ve neredeyse tüm sektörleri etkisi altına alacağı artık tartışılmaz bir gerçek. Yapay zekanın yarattığı fırsatlar ve tehditler ise halen her sektörde olduğu gibi danışmanlık için de bir tartışma konusu haline gelmiş durumda.

 

Yararlanılan çalışmalar:

1. Jarco, D., Sulkowski L. (2023). Is Chatgpt Better At Business Consulting Than An Experienced Human Analyst? An Experimental Comparison Of Solutions To A Strategic Business Problem. Forum Scientiae Oeconomia, 11(2), 87-109. DOI: 10.23762/FSO_VOL11_NO2_4

2. Gînguta, A., Stefea, P., Noja, G.G., Munteanu, V.P. (2023). Ethical Impacts, Risks and Challenges of Artificial Intelligence Technologies in Business Consulting: A New Modelling Approach Based on Structural Equations. Electronics, 12(1462). https://doi.org/10.3390/ electronics12061462